Küçükken hep önünden geçtiğim Türk Patent Enstitüsü'nü içindeki çalışanların paten kaydığı bir yer sanıyordum ama patentin kelime anlamını öğrenince hayallerim yıkıldı. Sadece ismine bakıp içeriğine karar verdiğim o kadar çok yer vardı ki, mesela mefruşat dükkanına gidip neden kimsenin bana kola veya fanta ikram etmediğini mefruşat ile meşrubat arasındaki farkı öğrendiğim zaman anlamıştım, halen ne zaman bir mefruşat dükanı görsem biraz hayal kırıklığı yaşamıyor değilim.
Hadi bunlar benim kendi bilgisizliğim ama Hosta ve Aba Pikniğin adını ilk gördüğünüzde içerde insanların atletleri ile çimlerin üzerinde maç yaptığını ve karpuzu soğusun diye suya koyduklarını hiç düşünmediniz mi. Ben düşündüm :D ve içeri girince lahmacuna talim olmam beni akılalmaz bir depresyona itti. Buna benzer düşünceleri stüdyo tipi dairede hiç amfi olmadığını görünce de yaşamıştım :D
29 Mart 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder